26 Ocak 2009 Pazartesi

Lost



Yeni sezon itibariyle sanırım şöyle bir yola giriyor senaristler: Bir insanı arkadan gösterirsen gizem olur, telefon konuşmalarında isim vermezsen gizem olur.. Kara duman'dan sonra Lost'un geldiği gizem noktası budur. Adadaki ışık huzmeleri sonucunda atlayıp duran zaman da sanırım Ben'in buzlarını çözdüğü dümenin sağa sola doğru yalpalama hareketinden oluşuyor. Biraz vida sıkıştırma işe yarayabilir sanki.
Ayrıca, adadan çıkılıyor mu, gidiliyor mu ki acaba diye izlediğimiz sezonlardan sonra adaya dönüşün başlaması, adanın hiç de öyle mafyatik (manyetik de diyebiliriz) bir yer olmadığını, gayet sapasağlam girilip çıkılası bir ada olduğunu gösteriyor.
Desmond, Faraday'ı bir yerlerde görmüştü ki ne zamandı o zaman, şimdi de gördü derken gözümüzde ışık huzmeleriyle kendimizden geçip bayılır gibi oluyoruz. Sonuç olarak ben daha önce "ay ne olacak acaba" diye izlediğim diziyi artık "bitse de kurtulsak" diye takip etmekteyim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder