14 Ekim 2009 Çarşamba

The Fountain


Aronofsky Hugh Jackman'a adeta diyor ki senaryoyu ilk anlatırken: Hugh bak canım, şimdi sen doktorsun, Rachel senin karın ve hasta o kanser. Sen araştırmalar yapıp kendini oradan oraya savuracaksın onu kurtarmak için ama bu bir zaman, yani şimdiki zaman. Gelelim öbür zamanlara.. Geçmiş var, kılıç kuşanacaksın çünkü bir -unfinished business- söz konusu... Bir de bir gelecek var, kurak; su yok, yaşam yok, yalnızsın.

Rachel Weisz e ise şöyle diyor: oyunculuğunu konuşturman gereken bir sahne var velhasıl o sahneyi seyircinin önüne bi 5 defa rahat koyacağız. ( repliği hatırlasaydım tam olacaktı ).

Hikayenin çok dolu olduğu ve Aronofsky nin hikayeyle ilgili çok geniş bilgiye sahip olduğu anlaşılır fakat bunu, zaten tüm diğer insanların da biliyor olduğu varsayımı üzerinden anlatması kısmını anlayamadım. Oyuncuları işin içine karıştırmamın sebebi ise onların da hikayeyi tam anladığından duyduğum büyük şüphe. Napıyım anlayamıyorum.



1 Ekim 2009 Perşembe

Me You and Everyone We Know


Bir adam var ayakkabıcıda çalışıyor. Bir kadın var ana karakter buymuş yazmış yönetmiş de, bir gün ayakkabı almaya gidiyor ve bu adama aşık oluyor. Sonra kadın adamı takip etmeye başlıyor, birbirlerine karşı ne hissediyorlar ben anlamadım ben böyle şeyleri de pek anlamam ondan heralde. Dahası kadın bu adamın arabasına zorla biniyor, adam onu kovuyor ama kadın yapışıyor da bırakmıyor ya da bırakıyor da o kısmı mı anlamadım onu da anlamadım. Sonra iki çocuğu var bu adamın biri altı yaşında öbürü de ortaokul pübertesi bir velet. Bunlar çet yapıyorlar ama çok ayıp şeyler yazıyorlar yanlış anlamadıysam. Bu altı yaşındaki çocuk, püberte abisinden öğrendiği cinsel içerikli küfürler ve bildiği okuma yazma dahilinde bir kızla çetleşiyor. Sonra bir gün buluşuyorlar bir bakıyor ki çocuk, çetleştiği kız meğer 40 yaşında var, öpüşüyorlar kadın gidiyor. Ergen kızlar var tuhaf şeyler yapıyorlar haa üstelik bu şeyleri püberte çocuğa yapıyorlar, çocuk herhalde o gün ergenliğe giriyordur bende anlamadım.
Filmde bir rahatsız edicilik var anlayamadığım ama mutlu sonla bitiyor.